Pages

Friday, February 10, 2012

16 Agustos 2008 Mallorca'dan yola cikiyoruz

16 Agustos Cumartesi:
Adios Mallorca!
Sabah kalktik, yavas yavas yola koyulmak istiyoruz. Ama once kahvalti. Havuzlugun icindeki plastik sogutucunun uzerine tepsimizi yerlestiriyoruz. Ada manzarasi esliginde her zamanki favori kahvalti tabagimizi( klasik bol peynir cesitli, nefis kirmizi domatesin eslik ettigi bol sebzeli) sabah cayimizla birlikte silip supuruyoruz. Gunlerden cumartesi oldugu icin, guzel havayi da firsat bilen adalilar irili ufakli tekneleriyle sanki arkalarindan kovalayan var gibi aceleyle denize aciliyorlar, etrafimizda yogun bir hareketlilik yasaniyor. Biz de ufak ufak toparlaniyoruz. Son rotus olarak devasa dinginin guverteye alinmasi ve motorunun da davitteki yerine takilmasi gerekiyor. Her zaman Cirque de Soleil'deki akrobatik gosterileri animsatan bir sekilde yapildigindan, yerlerimizi aliyoruz. Dingiyi davitin oldugu kic tarafa yanastiriyoruz, kaptan dingide, ben havuzluktaki vincin basinda, kaptanin hazirladigi duzenekle motoru baglayip makara yardimiyla yukseltiyoruz, belli bir yukseklige kaldirinca kaptanin kosa kosa gelip motoru kucaklayip ev yapimi davitin ayaklariyla kupeste demirlerinin arasindan takacagi yere takmasi lazim. Tam cekerken motor bagladigimiz sekilden yan tarafa dogru kaykildi, kaptan panikle tekneye cikarak absurd bir sekilde 55 kiloluk motoru dusmesin diye tutmaya calisirken , ne oldum demeden motorun ust kapagi cuuup denize dustu!! Plastik oldugu icin batmayacagini dusunurken icine su dolmaya ve batmaya basladi. Tam o sirada yanimizdan gecen surat motorundaki iki adam ve iki cocuk olayi gormus olmalilar ki kahkahalar atarak yanimizdan gecerken, zaten cani yanmis ve sinirleri tepesine cikmis olan kaptan bas bas bagirdi: "hey!! you fu.%&#@ .. idiots! come and fu#@&#@ help instead of laughing and running away!! " (hey siz ... ....... sersemler, guleceginize gelin de yardim edin!!!) Duydugu seyleri anlamadigindan emin oldugumuz cocuklardan biri teknedeki adamlara bizi isaret edip birseyler dedikten sonra surat motoru geri dondu. Maalesef is isten gecti dedik, onlar da gaza basip gittiler. Tabii is yine basa dustu, motoru emniyete aldiktan sonra, kaptan maske ve paletle 7 metre derine dalarak otlarin arasindan kapagi bulup cikardi. Yepyeni motorun kapagi kaybolsaydi gercekten uzulecektik. Bu da bize yine iyi bir ders oldu, daha sonraki seferlerde motoru tekneye cikarirken daha saglamci davrandik.

Butun bu heyecandan sonra saat 12 gibi demir aldik, vira bismillah dedik, Sardunya'ya dogru yola koyulduk. Porto Colom'un korunakli limanindan cikinca denizde onlarca balikci kayigi ve piknik yapan insanlar bizi sasirtti.



Buyuklu kucuklu tekneler, hepsinin uzerinde basit bir sistemle yerlestirilmis tentelerin golgesinde, bir yandan avlaniyor bir yandan aileleriyle piknik yapiyorlardi. Cok guzel bir havada, tum yelkenlerimiz acik, keyifle devam ettik.







1 comment: